Diş sıkma çocukların ruhsal ve fiziksel sağlığını tehdit ediyor

Bruksizm ve Diş Sıkma Çocukların Sağlığını Nasıl Etkiler?

Bruksizm olarak bilinen diş sıkma tedavi edilmediğinde çene yapısında bozulmalara, dişlerde kalıcı hasarlara, baş ve kulak ağrılarına yol açabilir. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Pedodonti Uzmanı Doç. Dr. Aslı Patır Münevveroğlu, “Fiziksel etkilerinin yanı sıra, genellikle stres ve kaygı gibi ruhsal durumların bir yansıması olan diş sıkma, çocuğunuzun genel huzurunu da olumsuz etkiler” diye konuştu. Doç. Dr. Münevveroğlu, bu durumun nedenlerini, belirtilerini ve modern tedavi yaklaşımları hakkında bilgi verdi.

Diş Gıcırdatma Çocukların Ruhsal ve Fiziksel Gelişimine Zarar Veriyor

Ailelerin sıklıkla diş gıcırdatma sesi nedeniyle endişeyle diş hekimlerine başvurduğunu belirten Doç. Dr. Münevveroğlu, “Ailelerin bu konuda endişelenmekte çok haklılar. Çünkü bruksizm çocukların hem fiziksel hem de ruhsal gelişimini olumsuz etkileyebiliyor. Bruksizm, özellikle gece uykuda görülen, bazen de gündüz ortaya çıkan diş sıkma veya gıcırdatma alışkanlığıdır. Gece diş sıkıp gıcırdatan çocuklarda gündüz saatlerinde baş ağrısı, çene ağrısı, dişlerde aşınma ve hassasiyet görülebilir” ifadelerini kullandı.

Bruksizme Sebep Olan Faktörlerin Başında Stres Geliyor

Diş sıkmasına yol açan pek çok faktör bulunduğunu söyleyen Doç. Dr. Münevveroğlu, “Stres ve kaygı bozuklukları, genetik yatkınlık, alerjik durumlar, çene kapanışındaki bozukluklar ve kötü ağız alışkanlıkları bruksizme neden olabilir. Bunlar arasında en önemli faktör ise stres ve kaygıdır. Özellikle duygusal olarak hassas çocuklar yaşadıkları stresi gece diş sıkma yoluyla dışa vurabilir. Aileler bu konuda dikkatli olmalı” dedi.

“Diş Sıkma ve Gıcırdatma Şikayetlerinde Çocuk Hekimine Başvurun”

Diş sıkma tedavisinde en önemli adımın farkındalık olduğunu dile getiren Doç. Dr. Münevveroğlu, “Aileler eğer çocuklarının diş sıktığını, gıcırdattığını duyuyorsa, diş hassasiyeti, çene veya baş ağrısından şikâyet ediyorsa mutlaka bir çocuk diş hekimine başvurmalı. Her diş sıkma vakası tedavi gerektirmez. Ancak ilerleyen semptomların görüldüğü durumlarda gece plağı uygulamaları, medikal tedavi ya da psikolojik destek gibi yöntemlere başvurabiliyoruz” diye konuştu.

Diş Sıkma Tedavi Edilmediğinde Estetik Olarak Olumsuz Sonuçlar Doğurabilir

Tedavi edilmeyen diş sıkmanın ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirten Doç. Dr. Münevveroğlu, şu uyarıda bulundu:

“Diş sıkma tedavi edilmediğinde çene ve baş ağrıları artabilir, çene eklemlerinde ağrıya ve diş boyutlarının azalmasına yol açabilir. Bu da uzun vadede estetik olarak da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Çocuklarda bu tür belirtiler fark edildiğinde gecikmeden çocuk diş hekimine başvurulmalı. Erken müdahale ile çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimini korumak mümkün.”

Related Posts

Kazakistan Sağlık Turizmi Fuarı

ALZ Kazakistan Uluslararası Sağlık Turizmi Fuarı Almatı’da başarıyla gerçekleştirildi

Erken ergenlik tehlikesine dikkat! Kızlarda 10 kat fazla görülüyor

Erken ergenlik, bazı çocuklarda boy kısalığına neden olabildiği için ebeveynlerin son yıllarda en çok kaygılandıkları konuların başında geliyor. Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Dr. Aliye Sevil Sarıkaya, erken ergenliğin erken ve doğru tedaviyle yönetilebilen bir durum olduğunu belirterek, önemli açıklamalarda bulundu.

‘Deri kanseri, vücudumuzda en yaygın olarak görülen kanser türüdür’

Deri kanserinin vücutta en yaygın olarak görülen kanser türü olduğunu belirten Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Haydar Yöndem, “Her kanser türünde olduğu gibi deri kanserinde de erken teşhis hayat kurtarır” dedi.

Anne karnındaki 8 aylık bebeğe kan nakli yapıldı: 90 mililitre kan verildi

Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 8 aylık hamile Birgül Bilgehan’ın (29) kansızlık teşhisi konulan bebeğine, 90 mililitre kan nakli yapıldı.

Uzmanı uyardı: Genç yaşta hipertansiyon tanısı alanlar ilaçlarını aksatmamalı

Uzmanı uyardı: Genç yaşta hipertansiyon tanısı alanlar ilaçlarını aksatmamalı

20’lik dişlerini bankada saklayan var! Tamir çipi devrede: ‘Türkiye de adım attı’

20’lik dişler artık sadece cerrahi atık değil. İçerdikleri kök hücrelerle sinir, kemik, kornea ve damar dokularının yenilenmesinde rol oynayabiliyorlar. Yani bu da pek çok hastalığın tedavisinde umut vadettiği anlamına geliyor. Öyle ki yirmilik dişler artık çöpe atılmıyor, özel bankalarda saklanıyor. “Türkiye’de de adımlar atıldı” diyen Doç. Dr. Münir Demirel anlattı.