ABD’nin Fordow Uranyum Zenginleştirme Tesisi’ne Yönelik Saldırısı Uzmanları Harekete Geçirdi
ABD’nin Fordow Uranyum Zenginleştirme Tesisi’ne yönelik saldırısı sonrasında uzmanlar olayı değerlendiriyor. Bölgede tansiyonun yükselmesi ve ABD’nin gerçekleştirdiği saldırı üzerine Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, SÖZCÜ TV’de Gülinay Selçuk’un Haber Bülteni’ne konuk oldu.
Doç. Dr. Yaycı, ABD’nin saldırısını şu şekilde yorumladı:
- “BU SADECE AMERİKAN DEĞİL BİR İNGİLİZ SALDIRISIDIR”
İran’ın 5 farklı tesiste uranyum zenginleştirme faaliyeti yürüttüğünü belirten Yaycı, saldırıların ABD ve İngiltere tarafından gerçekleştirildiğini öne sürdü. Fordow tesisinin yer altında bulunması, plütonyum atom bombalarının üretimine olanak sağlaması dolayısıyla özellikle hedef alındığını belirtti.
Doç. Dr. Yaycı’nın açıklamalarına göre, B-2 uçaklarıyla gerçekleştirilen saldırılar sırasında İngiliz Diego Garcia deniz üssü de rol oynamıştır. Bu durum, İngilizlerin de operasyonda etkin bir şekilde yer aldığını göstermektedir.
Uzmanlar, ABD’nin bölgedeki hamlelerinin sadece İran’ı değil, genel olarak Orta Doğu’yu etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle, Fordow’daki saldırının siyasi ve stratejik birçok sonucu olabileceği belirtiliyor.
“NİYETİN BELLİ O ZAMAN NEDEN GÖRÜŞME YAPIYORSUN?”
Doç. Dr. Yaycı, ABD’nin tesislere yönelik saldırılarının ardında yatan gerçek nedenleri sorgulayarak, uluslararası politika ve stratejinin olaylar üzerindeki etkilerini vurguluyor.
“BÜTÜN DÜNYAYA DERS OLMALIDIR”
Saldırıların barışçıl amaçlı tesislere yönelik olmasının, uluslararası toplumda tedirginlik yarattığını vurgulayan uzmanlar, bu tür olayların dünya genelinde birçok ülkeye örnek olabileceğini ifade ediyor.
“RUBİN YAZISINDA AKKUYU’YU İŞARET ETTİ”
Olayın Türkiye’yi de etkileyebileceğini belirten uzmanlar, Pentagon’un eski direktörlerinden Michael Rubin’in Türkiye’nin de hedef olabileceğini yazdığı makaleleri hatırlatıyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nin stratejik bir hedef olabileceğine dikkat çekiliyor.
“ORTADA SİYONİSTAN PROJESİ VAR”
Uzmanlar, olayların yalnızca bölgesel boyutta değil, küresel bir strateji olan Siyonistan projesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. İran’a yapılan müdahalenin ardından Türkiye’nin de bu projenin bir parçası olabileceği üzerinde duruluyor.